Posted by : sadecemurmur 11 Haziran 2015 Perşembe

  Bu gün bir değişiklik yapıp önce yazıyı el yazımla yazdım. Korkum şu ki bloga yazarken okuyup paylaşmaktan vazgeçebilirim. Yazılarımı okumak nedense kaydettiğim sesimi dinlemek gibi geliyor. Her ne olursa olsun mum ışığında yazmak, hele ki dolma kalemle yazmak çok daha keyifli direk buraya yazmaya göre.
   Bir yanda mumun yanarken çıkardığı çıtırtı, öte yanda dolma kalemin kendine has sesi, insanı yazmaya teşvik eden bir ninni adeta.

   Bu gün kafayı boşaltmak için boş boş televizyona baktım. Genelde çizgi film, haber, belgesel kanallarını izlerim. Sadece belgesel izlerim diyenlerden değilim benim de dönem dönem dizilerim olur. Üsküdar'a giderken, Leyla ile Mecnun, kardeş payı , beş kardeş... Ama genelde dizi izlemediğim ve izletmediğim bir gerçek. Annemle anlaşamadığımız yegane konulardan birisi. Evlilik konusundaki büyük endişelerimden de bir tanesi ayrıca. Televizyonla arası bu kadar kötü birisi olarak reklamları da pek izleyemem. Arada denk gelirim ve uzun süredir reklamlar konusundaki ön yargımı dün izlediğim bir reklam filmi ateşledi. Bir yakıt firmasının reklamında "Mertler Bursa'ya kadar gitmiş..." şeklinde başlayan söz. Bu söz çok acı bence. Kıskançlığın ne kadar sıradanlaştığını ve ne kadar alevlendiğini gösteriyor. Bir bisküvi reklamında ise basit bir bisküvi için kimselere vermem, paylaşmam mesajı veriliyor. Başka birisinde bir bisküvi için dünyaları satıyorlar... Reklamlar yanıltıcıdır kabul(!), hadi milli değerleri de yok saydınız ona da kabul(!), peki bizleri hayvanlardan ayıran insani değerler? Ahlak? Onur? Kardeşlik?

   Değil ki reklamları tüm yayınları denetleyen bir kuruluşumuz var aslında 'RÜTÜK'. Koca bir öpüşme engelleme kurulu... Ben mi yanlış düşünüyorum fakat insana yasak koymak yerine doğruyu göstermek daha önemli değil mi ? Misal her dizi karakteri her bölümde bir kitap okusa, her evde bir kitaplık olsa? İnsanları okumaya yönlendirsek, okuyan insanlara yanlışı yasaklarla öğretmeye gerek kalır mı?

   Tüm eski film ve dizilerde tütün ürünleri buzlanıyor. İşin garip tarafı yenilerde de... Filmler sadece televizyon için yapılmıyor ya diziler? Bunu geçtim madem insan hayatına bu kadar değer veriyorsunuz(!) neden dizi film ve reklamlarda emniyet kemeri özendirilmiyor?

   Biz bir kere televizyona aptal kutusu demişiz ya hep öyle kalmalı! 25. kare tekniği varmış mesela. Komünizmin, illüminatinin silahı diye lanse ediliyor. Çok da korkanı vardır hatta. PEki bu teknik varsa ve bu kadar etkinse neden sigara bıraktırmak için uygulanmaz?

   Babam hep "Şu Holywood filmlerine hayranım. Film ne olursa olsun bir yerinde muhakkak Amerika bayrağı çıkar. Amerika devletinin gücünü insanlara kabullendirir." der. Kesinlikle katılıyorum bu konuda. Gelişmiş toplumlarda televizyon yönlendirme aracı olarak kullanılır. Güney Kore gelmesin hemen aklınıza lütfen =) Gelişmemiş toplumlarda ise uyuşturucu... Bizler bu uyuşturucudan keyif aldığımız sürece de bu düzen böyle devam eder gider...

Mesaj Kutusu

Subscribe to Posts | Subscribe to Comments

Can Pazarı

İnternet, bilgi çöplüğü ya da bit pazarı daha doğru bir ifade mi? Her gün onlarca yazı, onlarca video paylaşılır. Yazılar bir dedikodu değer...

Popular Post

Blogger tarafından desteklenmektedir.

İletişim

Ad

E-posta *

Mesaj *

- Copyright © sadecemurmur -Sadecemurmur- Powered by Blogger -